100 Temel Eser - İlköğretim

Samed Behrengi Bütün Öyküleri

İnsan Neyle Yaşar?

Köroğlu

Murat Sertoğlu’nun etkileyici ve akıcı anlatımıyla Köroğlu; sizi, çelik gibi bileklerinin gerisinde pamuk gibi kalpler taşıyan yiğitlerin maceralarına ortak ediyor!..

57. Alay ya da Hokliş Oğlu Hokliş’in Hikâyesi

Kitapta adı geçen Hokliş, Çanakkale Savaşı’nda şehit olmuş Gaziantepli kahraman bir askerdir.

Zacharius Usta

Hayır, ben bu evrenin kanunlarına tabi olan Yaratıcı gibi ölemem! Onun eşiti oldum ve gücünden pay aldım! Eğer Tanrı sonsuzluğu yarattıysa Zacharius Usta da zamanı yarattı!

Dede Korkut`tan Seçme Hikâyeler

Türk edebiyatının yeri başka hiçbir eserle doldurulamayacak en nadide, en benzersiz eseri: Dede Korkut…

Yüksek Ökçeler

Ömer Seyfettin, yaşadığı dönemin geleneksel dil ve edebiyat anlayışına bağlı kalmayan yenilikçi kişiliği ile düz yazımızın gelişme aşamasında büyük dönüşümler yarattı.

Kızıl Elma - Oğulla Buluşma - Beyaz Yağmur - Asker Çocuğu

“Bir elma mı buldun?” “Bu kurnaz elma yapraklar arasına gizlenmiş kalmış, orada saklanıyordu ama onu buldum işte! Küçük bir fener gibi parlıyordu yapraklar arasında. Bahçede kalan son ve en güzel elma bu. Başka yok! Bak ne kadar güzel, mis gibi de kokuyor. Bir güneş gibi!”

Gururlu Peri

Millî Eğitim Bakanlığınca Türk ve dünya edebiyatında 100 Temel Eser`in önce ortaöğretimde ardından ilköğretimde belirlenmiş olmasını, ülkemizdeki okuma oranını artırmaya yönelik bir çaba olarak görüyoruz. Bir başlangıç olarak ilköğretimde 100 Temel Eser ümit vericidir; ilköğretim seviyesindeki çocuklarımıza bu eserleri okutmayı başarabilirsek, okuyan toplum` olma yolunda önemli bir adım atılmış olacaktır.

Aşk Dalgası

Ömer Seyfettin, yaşadığı dönemin geleneksel dil ve edebiyat anlayışına bağlı kalmayan yenilikçi kişiliği ile düz yazımızın gelişme aşamasında büyük dönüşümler yarattı.

Garip

Ülkemizin kitap okuma oranının çocuklarımızdan başlayarak artacağı inancı ve bilgisiyle, bu alanda eserler yayınlanmasını önemsiyor ve bu konuda yayınevi olarak, hem baskı kalitesine hem de içeriğe mümkün olduğunca özen gösteriyoruz. Her şey, geleceğimiz olan çocuklarımız için...

Değirmen

Kitabın birinci kısmında yer alan bu romantik hikâyeler; Değirmen (1929), Kurtarılamayan Şaheser (1929), Viyolonsel (1928), Birdenbire Sönen Kandilin Hikâyesi (1929) ve de üçüncü kısımda yer alan Bir Cinayetin Sebebi (1927), Bir Siyah Fanila İçin (1927) 1926-1929 yılları arasında yazılmışlardır. Bu hikâyeler, çoğunlukla olağanüstü ve hayal ürünü birtakım olaylara dayanır. Henüz toplumsal ve gerçekçi bir eğilimde olmayan bu hikâyelerde dil, nispeten sadedir; anlatım ise şairane ve süslüdür.

Yeni Dünya

“Doğru dürüst çalsana be! Nereden bulmuşlar senin gibi sersemi? Ninni mi çalıyorsun?”

Tarih Ezelî Bir Tekerrürdür

Ömer Seyfettin, yaşadığı dönemin geleneksel dil ve edebiyat anlayışına bağlı kalmayan yenilikçi kişiliği ile düz yazımızın gelişme aşamasında büyük dönüşümler yarattı.

Tutsak Doğanlar

Çocuklukta kazanılan okuma alışkanlığının pekiştirilmesi, sonraki yaşlarda ve bilhassa gençlik döneminde, okumaya ilginin artarak devam etmesiyle mümkün olur.Gençlik çağı; güzel olduğu kadar tehlikeli ve ilkleriyle derin izler bırakan, insan hayatının kısa süren ama en yoğun geçen evresidir.

Sırça Köşk

“Estetik danslar... İlmin sırrına eremediği en son keşif hokkabazlıklar... Eşine rastlanmayan Şark oyunları... Türk sazının bayıltıcı nağmeleriyle süslenen, ses kraliçelerinin okuduğu şarkılarla bezenen, firavunlar diyarı, ehramlar ülkesi, harikalar dünyasından Şark’a koşan sonsuz aşkların yakıcı güneşinin cehenneme çevirdiği, heyecandan azamet, sevgiden ızdırap, inkisardan azap toplayan büyük memleket dram komedisi... Buyurun, bir bakın, beğenmeyenin parası geri verilecek.”